Uyarı.!!
- Dikkat! Türkiyenin en Büyük Türkçe Ogrish Gore Sitesine Girdiniz.
- Giriş Yaptığınız Site +18 Olup Korkutucu,Ürkütücü İçerik Bulundurmaktadır.
-18 yaş altındakiler siteye giremezler.Sizlere diğer sitelerde gezinmenizi öneririm.
- Eğer 18 altıysan derhal bu siteyi terketmelisin..İçerik çeşitli problemlere ve psikolojik sorunlara neden olabilir.
- Kimi içerik sizi şiddete sürükleyebilir..Bu nedenle doğacak problemlerden kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
- Tüm dünyadaki gerçek,garip,dehşet ve korku içerikli görüntü ve resimler site içerisinde ve sansürsüz yayınlanmaktadır.
15 Aralık 2008 Pazartesi
Dennis Nilsen
Dennis Nilsen
Posted by zeminkat in Seri Katiller on 11 25th, 2008 | no responses
“Hep durmak istedim, ama yapamadım. Başka bir heyecan veya mutluluk kaynağım yoktu.”
“Ölümlere sebep olan rüyalar üretiyordum. Benim suçum buydu“
İngiliz seri katil. Britanyalı Jeffrey Dahmer olarak ta bilinen Nilsen 15 genç erkeğin öldürülmesinden suçlu bulunmuştur. Temel olarak bakıldığında standart seri katil profiline hiç uymuyordu. Çocukken hayvanlara işkence edilmesinden hoşlanmazdı. Daha sonra işgücü hizmetleri komisyonu için çalışarak kendisini zor durumda olanlara yardım etmeye adamıştı. Cinayetleri de incelendiğinde öfke ve nefretten ziyade tuhaf bir sevgiden kaynaklandığı görülmektedir. Baba alkolik olmak üzere sürekli kavga eden iki ebeveynin meyvesi, Dennis. Travmatik çocukluğuna karşın otuzlu yaşlarının ortalarına değin cinayete bulaşmamıştır. Çevresindeki insanlar tarafından mazbut ve mazlum bir adam olarak tanınmaktadır. Dennis formatif yıllarında travma üstüne travma yaşamış, bir nevi yaşayan hilkat garibesi olmuştur. Beş altı yaşlarında büyükbabası elinde ölmüş, çocukken tanımadığı bir adam tecavüz bile diyemeyeceğimiz tuhaf, anlamsız bir eylemde bulunmuş, midesine oturup mastürbasyon yaparak yüzüne boşalmıştır. Askerlik hayatı sırasında bir ara kasap olarak çalışan Nilsen bu mesleğini daha sonraki yıllarda farklı alanlarda da kullanmıştır. Sürekli ayna karşısında ölü olduğunu hayal ederek veya daha ileri gidip vücuduna pudra ve boya sürüp öldürülmüş bir ceset görüntüsü ile mastürbasyon yapardı. 1972 yılında 18 yaşında bir askerle yaşadığı kısa bir cinsel ilişki sırasında ölü taklidi yaparken filmlerini çekmişti. Aynı yıl ordudan ayrıldı ve Londra polis teşkilatına girdi. Ancak burada bir yıldan fazla kalamadı. Devlete bağlı bir iş bulma kurumunda çalışmaya başladı.
1978 Noel’inden birkaç gün sonra öldürmeye başladı. Barda tanıştığı bir adamla eve gitti. Onunla ilişkiye girdi. Adam sabah gitmek isteyince Dennis onun kafasına bir şey ile vurup sersemletmişti, salonun ortasında su dolu bir kovanın içine adamın kafasını sokup boğdu. Salondaki parkeleri kaldırıp cesedi oraya gömdü. 2 gün sonra cesedi tekrar dışarı çıkarıp, küvette yıkayıp temizledikten sonra ona bakarak mastürbasyon yaptı. Vücuduna boşaldı ve onu bir süre evin çeşitli yerlerinde sakladı. Sonraki 3 yıl boyunca 11 kişiyi bu şekilde öldürerek aynı sapık ayinleri tekrarladı. Ancak evde biriken cesetler sorun yaratmaya başlamıştı. Nilsen bununla baş edebilmek için iğrenç yollar deniyordu. Başlangıçta cesetleri dolaplara, parkenin altına ve kömürlüğe sakladı. Ancak bir müddet sonra onları parçalayıp bahçede yakmak zorunda kaldı. Kötü kokuları bastırmak için kamyon lastikleri de yaktı. 1981’de Nilsen başka bir daireye taşındı. Burada 3 genç adamı daha öldürdü. Cesetleri ise küçük parçalara bölüp tuvalete atıyor ve sifonu çekiyordu. Kafasındaki etleri sıyırmak için büyük bir tencerede haşlıyordu. Bu yok etme biçimi onun başına dert olacaktı. Binanın tuvalet boruları tıkanınca tamirci çağırıldı ve boruları insan kemikleri ve çürümüş et parçalarının tıkadığı ortaya çıktı. Çok kötü kokan dairenin içinde polis, insan uzuvları ve parçalanmış cesetler buldu. Dennis Nilsen kendiliğinden 15 kişiyi öldürdüğünü itiraf etti ve her şeyi anlattı. Öldürdüğü erkeklerin cesetlerini hemen yok etmemiş büyük bir özenle yıkamış, temizlemiş ve saklamıştır. Bu saklama süreci içerisinde bu cesetlere bakarak mastürbasyon eylemi de devam etmiştir. Dennis öldürdüğü erkekleri yıkayıp sterilize ediyor, bir miktar mumyalayıp onlarla yaşıyor. Ama yaşamadıklarını elbette bilerek. Daha önce dediğim gibi, Dennis arzu ettiğimiz kadar şizofren değil. 1983`te biten mahkeme sonrasında ömür boyu hapse mahkum olmuştur. Dennis kendini izole ettiği kabuğunda yaşamış otuzlarına kadar, Üvey babasıyla dahi iyi geçinerek. Dennis eşcinsel. İlk cinayeti yattığı bir adam. Ne bu cinayette ne de diğerlerinde soğukkanlılığını yitirmiyor Dennis. Genellikle kravatla boğuyor, ya da lavaboda boğuyor. Dennis’in arabası yok, yani cesetleri evden salimen tahliye etme şansı da yok. Bu yüzden mabedi olan evi mezarlığı da oluyor. Ama dennis asosyal işte, dünyadan bihaber. Sevgililerini bulduğu gay barlardan, gazetesini okuduğu parklardan başka gittiği bir yer yok. Dennis hapishanedeyken medyatik bile oluyor. Hatıralarını yazıyor. Ayrıca Dennis Yakalanmasının Ardından Hapiste Olduğu Süre Boyunca Hannibal Lecter Gibi Oldukça İlginç Karakalem Çizimler Yapmıştır. Sad Sketches Adıyla Romantik Bir De Resim Kitabı Hazırlıyor.
Hakkında Kitap:
Silence Of The Lambs, Thomas Harris
Killing for Company, 1985, Brian Masters
Posted by zeminkat in Seri Katiller on 11 25th, 2008 | no responses
“Hep durmak istedim, ama yapamadım. Başka bir heyecan veya mutluluk kaynağım yoktu.”
“Ölümlere sebep olan rüyalar üretiyordum. Benim suçum buydu“
İngiliz seri katil. Britanyalı Jeffrey Dahmer olarak ta bilinen Nilsen 15 genç erkeğin öldürülmesinden suçlu bulunmuştur. Temel olarak bakıldığında standart seri katil profiline hiç uymuyordu. Çocukken hayvanlara işkence edilmesinden hoşlanmazdı. Daha sonra işgücü hizmetleri komisyonu için çalışarak kendisini zor durumda olanlara yardım etmeye adamıştı. Cinayetleri de incelendiğinde öfke ve nefretten ziyade tuhaf bir sevgiden kaynaklandığı görülmektedir. Baba alkolik olmak üzere sürekli kavga eden iki ebeveynin meyvesi, Dennis. Travmatik çocukluğuna karşın otuzlu yaşlarının ortalarına değin cinayete bulaşmamıştır. Çevresindeki insanlar tarafından mazbut ve mazlum bir adam olarak tanınmaktadır. Dennis formatif yıllarında travma üstüne travma yaşamış, bir nevi yaşayan hilkat garibesi olmuştur. Beş altı yaşlarında büyükbabası elinde ölmüş, çocukken tanımadığı bir adam tecavüz bile diyemeyeceğimiz tuhaf, anlamsız bir eylemde bulunmuş, midesine oturup mastürbasyon yaparak yüzüne boşalmıştır. Askerlik hayatı sırasında bir ara kasap olarak çalışan Nilsen bu mesleğini daha sonraki yıllarda farklı alanlarda da kullanmıştır. Sürekli ayna karşısında ölü olduğunu hayal ederek veya daha ileri gidip vücuduna pudra ve boya sürüp öldürülmüş bir ceset görüntüsü ile mastürbasyon yapardı. 1972 yılında 18 yaşında bir askerle yaşadığı kısa bir cinsel ilişki sırasında ölü taklidi yaparken filmlerini çekmişti. Aynı yıl ordudan ayrıldı ve Londra polis teşkilatına girdi. Ancak burada bir yıldan fazla kalamadı. Devlete bağlı bir iş bulma kurumunda çalışmaya başladı.
1978 Noel’inden birkaç gün sonra öldürmeye başladı. Barda tanıştığı bir adamla eve gitti. Onunla ilişkiye girdi. Adam sabah gitmek isteyince Dennis onun kafasına bir şey ile vurup sersemletmişti, salonun ortasında su dolu bir kovanın içine adamın kafasını sokup boğdu. Salondaki parkeleri kaldırıp cesedi oraya gömdü. 2 gün sonra cesedi tekrar dışarı çıkarıp, küvette yıkayıp temizledikten sonra ona bakarak mastürbasyon yaptı. Vücuduna boşaldı ve onu bir süre evin çeşitli yerlerinde sakladı. Sonraki 3 yıl boyunca 11 kişiyi bu şekilde öldürerek aynı sapık ayinleri tekrarladı. Ancak evde biriken cesetler sorun yaratmaya başlamıştı. Nilsen bununla baş edebilmek için iğrenç yollar deniyordu. Başlangıçta cesetleri dolaplara, parkenin altına ve kömürlüğe sakladı. Ancak bir müddet sonra onları parçalayıp bahçede yakmak zorunda kaldı. Kötü kokuları bastırmak için kamyon lastikleri de yaktı. 1981’de Nilsen başka bir daireye taşındı. Burada 3 genç adamı daha öldürdü. Cesetleri ise küçük parçalara bölüp tuvalete atıyor ve sifonu çekiyordu. Kafasındaki etleri sıyırmak için büyük bir tencerede haşlıyordu. Bu yok etme biçimi onun başına dert olacaktı. Binanın tuvalet boruları tıkanınca tamirci çağırıldı ve boruları insan kemikleri ve çürümüş et parçalarının tıkadığı ortaya çıktı. Çok kötü kokan dairenin içinde polis, insan uzuvları ve parçalanmış cesetler buldu. Dennis Nilsen kendiliğinden 15 kişiyi öldürdüğünü itiraf etti ve her şeyi anlattı. Öldürdüğü erkeklerin cesetlerini hemen yok etmemiş büyük bir özenle yıkamış, temizlemiş ve saklamıştır. Bu saklama süreci içerisinde bu cesetlere bakarak mastürbasyon eylemi de devam etmiştir. Dennis öldürdüğü erkekleri yıkayıp sterilize ediyor, bir miktar mumyalayıp onlarla yaşıyor. Ama yaşamadıklarını elbette bilerek. Daha önce dediğim gibi, Dennis arzu ettiğimiz kadar şizofren değil. 1983`te biten mahkeme sonrasında ömür boyu hapse mahkum olmuştur. Dennis kendini izole ettiği kabuğunda yaşamış otuzlarına kadar, Üvey babasıyla dahi iyi geçinerek. Dennis eşcinsel. İlk cinayeti yattığı bir adam. Ne bu cinayette ne de diğerlerinde soğukkanlılığını yitirmiyor Dennis. Genellikle kravatla boğuyor, ya da lavaboda boğuyor. Dennis’in arabası yok, yani cesetleri evden salimen tahliye etme şansı da yok. Bu yüzden mabedi olan evi mezarlığı da oluyor. Ama dennis asosyal işte, dünyadan bihaber. Sevgililerini bulduğu gay barlardan, gazetesini okuduğu parklardan başka gittiği bir yer yok. Dennis hapishanedeyken medyatik bile oluyor. Hatıralarını yazıyor. Ayrıca Dennis Yakalanmasının Ardından Hapiste Olduğu Süre Boyunca Hannibal Lecter Gibi Oldukça İlginç Karakalem Çizimler Yapmıştır. Sad Sketches Adıyla Romantik Bir De Resim Kitabı Hazırlıyor.
Hakkında Kitap:
Silence Of The Lambs, Thomas Harris
Killing for Company, 1985, Brian Masters
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Kaza Vİdeoları
Karışık Videolar
Seri Katiller
SERİ KATİLLER |
Allah beni çagiriyor. Hakkimi almak için ben Allah’in yanina gidip gelecegim.
Ali Kaya |
|
Yasli insanlari öldürüyorsam da bunlar zaten zamanlarini doldurmuslar. |
|
İnsanları öldürmeyi seviyorum, çünkü çok eğlenceli . |
|
Biz seri Katiller, oğullarınızız, kocalarınızız, biz her yerdeyiz. |
|
John A Muhammad ve John Lee Malvo adli iki kisi oldugu düsünülen seri katiller. Sniper |
|
Vampire Of Sacramento 6 kişinin canını almış bir seri katildir. Richard Trenton Chase |
|
Night Stalker (GECE AVCISI) Sizi ahmaklar beni hasta ediyorsunuz. Intikamim alinacak. Richard Ramirez |
|
Almanya’nin Cologne sehrinde 26 Mayis 1883’te dogmustur. Berbat bir aile yapisi içinde büyüdü. Peter Kürten |
|
1970’li yıllarda Kolombiya, Peru ve Ekvator’da 300 kişiyi öldürdüğü belgelenmişti. Pedro Lopez Monsalve |
|
Ikinci karisindan bosandiktan sonra evine davet ettigi oglanlara tecavüz edip öldürmeye basladi. John Wayne Gacy |
|
“Onlari yedigimde içimde tekrar dirileceklerini umut ediyordum” Jeffrey Lionel Dahmer |
|
“Birini öldürmek, sokağa çıkmak gibi bir şeydir. Eğer bir kurban istiyorsam, sokağa çıkar ve bir tane bulurum.” Henry Lee Lucas |
|
Muazzam bale fantezisi Kirmizi pabuçlar ile taninan Britanyali film yönetmeni . Harvey Murray Glatman |
|
Bütün şüphelerin ötesindeki katil İngiliz Doktor Harold Shipman’ın 27 yıllık meslek hayatında 250 kişiyi öldürdüğü raporla belgelendi. Harold Shipman | |
HANNOVER VAMPIRI (1879-1925) Yirminci yüzyilin en kötü söhretli sehvet katili . Fritz Haarmann |
|
Kan Emici Kontes 1560-1614 yillari arasinda yasamis olan Macar kontesi. Elizabeth Bathory |
|
The Co-Ed Killer “Yalnizca büyükannemi öldürmenin nasil bir his oldugunu merak ettim” Edmund Kemper |
|
“Bana haksızlık edenleri affediyorum” Namı diğer Goril Katil, Amerikan suç kayıtlarında tarihi bir yeri vardır. Earl Leonard Nelson |
|
Dünyaya gözlerimi açtığım yatağın yanında şeytan benim arkadaşım olarak beklemekteydi ve o günden beri benimle beraber. Dr. Henry Howard Holmes | |
“Ölümlere sebep olan rüyalar üretiyordum. Benim suçum buydu“ Dennis Nilsen |
|
“Onlari incitmek istemedim. Onlari sadece öldürmek istedim” David Berkowitz |
|
Kiz arkadasi Caril Fugate ile birlikte 50’lerin sonunda bir düzine insani öldürmüstür. Charles Starkweather ve Caril Fugate |
|
“Bana tepeden bakarsaniz, bir aptal görürsünüz. Bana asagidan bakarsaniz, tanrinizi görürsünüz. Bana tam karsimdan bakarsaniz, kendinizi görürsünüz” Charles Manson ve Ailesi |
|
Yosemita Katili olarak bilinir. Yosemite’da bulunan Naturist Ulusal Parkta ve yakinlarinda toplam 4 kadini öldürmüstür. Cary Stayner |
|
“Bana doğru gelen güzel bir kız görünce iki şey düşünürüm. Bir yanım onunla çıkmak ona gerçekten iyi hoş davranmak gerektiği gibi davranmak ister. Öteki yanım mızrağın ucuna geçirilmiş kafasının nasıl görüneceğini.” Edward Gein (Ed Gein) | |
“Keske tüm insanligin tek bir boynu olsaydi ve o da benim elimde olsaydi” Carl Panzram |
|
Tam 931 kişiyi beyaz ve sarı renkli bir kumaş parçasıyla boğarak öldürmüştür. Berham |
|
“İnsanlar beni tanımıyor. Tanıdıklarını sanıyorlar ama, tanımıyorlar” Andrew Phillip Cunanan |
|
“Yaptıklarımı cinsel bir tatmin için değil, daha çok huzur bulabilmek için yaptım” Andrei Romanovich Chikatilo |
|
Boston Strangler-Boston Kasabı-Boğucu 1931 -1973 “Ben mi? Ben kadınlara zarar vermem. Ben kadınları severim.” Albert Desalvo |
|
Hitchhiker Serial Killer (Otostopçu Seri Katil) Ben masumum. Umarım size de tecavüz ederler bok çuvalları. Aileen Wuornos |
|
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder